4 Haziran 2015 Perşembe

2020 Büyük Kriz Müthiş Fırsat Yeni Ekonomi - Erkan ÖZ



2020 Büyük Kriz Müthiş Fırsat Yeni Ekonomi kitabının yazarı Erkan Öz. Ekonometri mezunu biri olarak elimden düşürmeden okuduğum bir kitap oldu. Dili ve akıcılığı açısından her sektörden ve tabandan okuyucuların rahatlıkla okuyabileceği bir kitap. Ekonomik krizi ele alışı gayet anlaşılır neden sonuç ilişkileri oldukça basit anlatılmış. 

Kitapta erken sanayileşen toplumlar ile geç sanayileşen toplumlar arasındaki hassas ticari dengelerine değinilmiş. Geç sanayileşen toplumlar kısa dönemde başarı elde edebileceklerinin fakat erken sanayileşen toplumların ( ABD,Avrupa..) kendi içsel dönüşümlerini gerçekleştiremeyip durağanlığa devam ederse aynı zamanda geç sanayileşen toplumların müşterisi olması sebebiyle  bu ülkelerin (Çin, hindistan, Türkiye vb) gelişimini çok ciddi oranda etkileyebileceğini vurguluyor.. Buradaki dönüşümdeki kasıt sanayi temelli üretimde bilgi temelli üretim geçişin hızıdır. (yazılım, donanım) Son zamanlarda Çinde de bunun hissedildiğini.

Ülkelerin dolar endeksine bağımlı olarak altın toplama stratejilerine ve yabancı yatırımcıdan davranış iç güdüsüdülerine değinmiş.

Amerika para politikasının son 4 yılda muazzam para basma stratejisini  nedenler ve sonuçları ile yorumluyor. 

Peki para ekonomisinde bilgi ekonomisine geçişte devlet ne yapmalı? Nasıl bir yol izlemeli?  Sorularına son derece akılcı yönlendirmelerle cevaplıyor.Krizin kapıda beklediği devasa balonda şişirilmiş piyasada borsa da altın gümüş siber güvenlik ve tarım sektörlerine ağırlık vermemiz gerektiğini düşünmekte.



Kitaptan Seçmeler;

"Geç sanayileşen ülkelerin sorunu, ekonomilerinin zengin eski sanayileşmiş ülkelere mal ya da hammadde satışına dayalı olmasından kaynaklanıyor. Avrupa, ABD ve Japonya gibi gelişmiş ya da eski sanayileşmiş ülkelerde kriz olduğu için buralarda talep düştü. Bu nedenle Çin, Hindistan hatta Türkiye gibi geç sanayileşen ülkeler zengin ülkelere mal satmakta sıkıntı yaşıyorlar."

"Önümüzdeki yıllarda özellikle ileri ya da eski sanayileşmiş ülkelerde sürekli ekonomik durgunluk ve istikrarsızlık göreceğiz. Bu süreç çok büyük bir ihtimalle küresel bir ekonomik felakete yani Ekonomik Büyük Tufan’a yol açacak. Bu büyük felaket o kadar yaklaştı ki sert rüzgarları ve kara bulutları bizler de artık görebiliyoruz."

"Son yıllarda sıcak para sanayi toplumun ve ulus devletin kontrol edemeyeceği boyut ve hıza ulaşmıştır. Uluslararası sermaye hayalet gibi hızla ve görünmez biçimde hareket eder. Ülke ekonomileri için ekstra büyüme sağlayabilir. Ancak her an çıkıp gidebileceği için aynı zamanda risk ve istikrarsızlık kaynağıdır. Döviz kuru krizi, ekonomik küçülme, işsizlik ya da enflasyon gibi büyük sorunlara yol açabilir. "

"Toplum ve sosyal kurumlar son derece çeşitli alt gruplara ya da örgütlenmelere bölünüyor. Eskisine göre çok daha fazla sayıda alt kültür, çıkar grubu ve politik güç ortaya çıkıyor. Böylece kitlesellik yerine git gide bireyselliğe, merkeziyetçilik ise yerinden yönetime bırakıyor. Gelişmiş ülke ve bölgelerde şizofreni yaygın bir hastalık haline gelmiştir. Coşkunluk ve çöküntü halleri birbirini takip ediyor. İnsanlar kendileri ve dış dünya hakkında aşırı kaygılar taşıyorlar ve çok yoğun stres ortamlarında yaşıyorlar. Bilgi toplumun üretim biçiminin hayatımıza soktuğu ve güven veren psikolojik ortamın bozulmasına yol açan bir diğer önemli faktör her şeyin hızlanmasıdır."

"Önümüzdeki yılların en parlak iş alanlarından biri de tarım ve yiyecek sektörü olacak. Organik ve kaliteli olarak üretilmiş yiyeceklere talep her geçen gün artıyor. Bu talebe kulak verirseniz ve küresel düşünürseniz pişman olmazsınız."

"Önümüzdeki yıllarda robot teknolojileri, yapay zekâ, nano teknoloji,  kompozit malzeme üretimi ve uzay teknolojileri gibi alanlar sürekli gelişecek. Elbette bu alanlarda eski sanayileşmiş ülkeler çok daha ilerideler. Daha önce de belirttim gibi Türkiye olarak son yıllarda yaşadığımız büyüme genel olarak sanayi tipi bir büyüme. Bilgi teknolojileri ve ileri teknoloji alanında ülkemizde henüz ciddi bir altyapı ya da üretim yok."

"İlle de borsanın yükselişinden kar etmek isteyenlere ise altın ve gümüş madeni hisseleri ile yukarıda saydığımız öncelikli alanlardan sağlık, siber-güvenlik ve tarım sektörlerinde faaliyet gösteren şirketlerin hisselerini öneririm."

"Türk devleti bundan sonraki aşamada kendisi için uygun ileri teknoloji alanlarını belirleyip bu sahalarda insan yetiştirmeli ve gerekli altyapıyı oluşturmalı. Hindistan yazılım alanında, Güney Kore elektronik alanında bunu çoktan yapmaya başladı bile."



Yazar, ülkelerin para, altın – gümüş politikalarında hassas tartı dengelerinde büyümeye çalışırken toplum üzerindeki sosyolojik ve psikolojik etkileri de değinmiş. Ekonomi kitaplarının içinde oldukça akıcı her okuyucu kitlesi tarafından rahatlıkla anlaşılır bir kitap tavsiye ederim sevgili kitap severler.



                                                                                                              Flora




Facebok    : Floraninkitapligi
Twitter       : Florahaz
Instagram : Floraaura5


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder