Eğer Louise L. Hay in herhangi bir kitabını okumamışsanız
çok şey kaybetmişsiniz. Özellikle en az bir kitabını okumanızı tavsiye ederim.
İçlerinde severek okuduğum kitaplar bugün yorumladığım Düşüncenin İyileştirici
Gücü ile birlikte Düşünce Gücü İle Tedavi.
Açıkçası Louise Hay’in hayat hikâyesi beni oldukça etkiledi.
Trajik yetim çocukluk ve zorluklarla dolu gençlik hayatından sonra 1970 lerin
ortalarında kendisine Kanser teşhisi konulmuş doktoru acil ameliyat olması
gerektiğini söylemiş. Fakat Loise Hay ameliyat parasını biriktirmek için 6 ay
müddet istemiş ve 6. Ayda tekrar doktoruna gittiğinde oldukça şaşırtıcı bir
gelişme olur. Doktor kanser izine rastlamaz… Bu nasıl olabilir? Nasıl
başarabildi? Hepsi detayları ile kitapta anlatıyor. Hayatında yaşadığı bu
deneyim beni oldukça etkiledi nasıl başardığını merakla okumak istedim.
Kitap bize hastalıklar üzerinde en temel düşüncelerimizin
nasıl etkileyici ve hızlandırıcı rol üstlendiğini anlatıyor. Diğer roller ise
gıda yani beslenme şeklimiz ve harekete alışmış insan bedenini hareketsiz
bırakmamız olduğunu vurguluyor. Bunu nasıl küçük değişikliklerle
değiştirebileceğimizi kendi hayatından örneklerle anlatıyor.
Düşüncenin İyileştirici Gücü Kitaptan Seçmeler;
“Besinler üzerinde temel felsefem şu; Eğer büyüyorsa,
yiyiniz; eğer büyümüyorsa, yemeyiniz. Meyveler, sebzeler, kabuklu yemişler ve
tahıllar; büyür. Şekerlemeler, Coca-Colalar; büyümez. Büyüyen şeyler vücudunuzu
besler. İnsan eliyle yapılan, işlenmiş yiyecekler hayatı sürdüremez. Paketin
üzerindeki resim ne kadar güzel ve çekici olursa olsun, o paketin içinde hiçbir
hayat yoktur!”
“Hayat, kendimizi beslenmek ve sağlıklı kalmak için ihtiyaç
duyduğumuz her şeyi zaten bize sağlamış durumdadır. Ne kadar basit beslenirsek,
o kadar sağlıklı oluruz.”
“Bugünlerde, güneşle ilgili pek çok çelişkili bilgi olduğunu
biliyorum. Yine de, D vitaminini almanın doğal yolu bu vitamin gün ışığı
altında cilt yoluyla almaktadır. Elbette, vücudunuzu saatlerce kızartmanın
akıllıca bir iş olmadığına katılıyorum. Ancak insanoğlu ve güneş, bu gezegende
milyonlarca yıl birlikte oldu. Tanrı gezegenimizi, vücutlarımız güneşle uyum
içerisinde olacak biçimde düzenlendi. “
“Hayat, bir öğrenme sürecidir. Bizler, burada öğrenmek ve
gelişmek için varız. Bilmemek, suç değildir. Bilmemek, yalnızca cehalet ya da
anlayış eksikliğidir. Bu nedenler, bilgisizlik için kendimizi ya da başkalarını
yargılamak istemiyoruz. Hayat, her zaman onu kavrama yeteneğimizden daha büyük
olacaktır. Hepimiz; bir öğrenme, gelişme ve daha büyük olacaktır. Hepimizi; bir
öğrenme, gelişme ve daha fazla anlayış kazanma sürecindeyiz. Yine de, asla “her
şeyi” bilemeyeceğiz. Sakin olmak ve öyle davranmak, hayatlarımızda şu an için
ihtiyaç duyduğumuz yanıtları bulmamıza yardımcı olacaktır. Destek ya da yardım
istediğimizde, karşılık veren içimizdeki benliktir.”
“Yakın gelecekte, alternatif ya da tamamlayıcı tıbbın
hepimiz için gerçek sağlık programları yaratmak üzere teknolojik tıp ile
birleşeceğine inanıyorum.”
“Gücümüzü, tıp ve ilaç endüstrisinden geri almamızın zamanı
geldi. Çok pahalı olan çoğunlukla sağlığımıza zara veren yüksek teknolojiye
dayalı tıptan tokat yedik. Artık hepimiz, özellikle daha az zamanı kalan yaşlı insanlarımız
için kendi vücutlarımız üzerinde kontrolü ele almayı ve sağlık yaratmayı
öğrenmenin, dolayısıyla milyonlarca hayatı ve milyarca doları kurtarmanın
zamanı geldi.”
“Taşıdığımız yükler, bizi yaşlandırır. Ancak her birimiz
yalnızca küçük bir adım atsa, büyük bir değişim yaratabiliriz. Sözgelimi, Los
Angeles’ta evsizler ücretsiz tedavi eden bir diş hekimi var. Evsiz olmayı ve kanal tedavisi görmeyi
hayal edebiliyor musunuz? Bu doktor, söyle diyor: “Eğer Los Angeles’taki her
diş hekimi haftada bir saat ücretsiz tedavi yapsa, şehirdeki tüm evsizlerin
tedavisi sağlanmış olurdu.”
Kitap sizi doğanıza tekrar geri döndürüyor. Hastalıkların ne gibi düşünce alt yapıları ile temelini attığını ve hangi davranış biçimlerimizle büyüdüklerini hayatın içinden örneklerle açıklıyor. Kronikleşmiş doğadan uzak, yapay yaşantımızı nasıl yeni baştan yaratabileceğimiz öyle güzel tavsiyelerle anlatmış ki. Kanser gibi zorlu bir hastalıktan bu düşünce ve hayat anlayışıyla kurtulan birinden dinlemek bir başka heyecan verici. Kitabın dili oldukça sade, akıcı ve samimi.
Tavsiye ederim sevgili kitap severler...
Tavsiye ederim sevgili kitap severler...
Flora
Facebok : Floraninkitapligi
Twitter : Florahaz
Twitter : Florahaz
Instagram : Floraaura5